Global Ar-Ge kavramının ne olduğunu kavramak için öncelikle “Ar-Ge nedir?” sorusunu irdelememiz gerekir. Ar-Ge; bilinmeyeni bilinir kılmak ve öğrenmek amacı ile yapılan bilimsel faaliyet olan “Araştırma” ve mevcut bilineni daha iyiye götürmek üzere gerçekleştirilen teknolojik faaliyet olan “Geliştirme” olgularının bir potada eritilmesi ile gerçekleştirilen sistematik çalışmadır. Frascati Kılavuzu’nda Ar-Ge’nin tanımı, “İnsan, kültür ve toplumun bilgisinden oluşan bilgi dağarcığının artırılması ve bu dağarcığın yeni uygulamalar tasarlamak üzere kullanılması için sistematik bir temelde yürütülen yaratıcı çalışmalardır”.
Günümüz dünyasında Global pazarda rekabet etmek ve sürdürülebilir büyüme sağlamak, Global Ar-Ge çalışmalarında aktif yer alarak, geliştirme ve İnovasyon stratejilerimizi global standartlar ve ölçeklerde kurgulayarak mümkün olmaktadır. Bu sayede geniş tabanlı sorunlara çözümler sağlanarak sektörde özel uzmanlıklar elde etmek ve yeni pazarlara erişim sağlamak mümkün olur. Global Ar-Ge aynı zamanda organizasyonlarım güçlü bilgi ve içgörü edinimi ile iş proseslerinin iyileştirilmesi ile verim artışı ve maliyet düşüşünü sağlar. Süreçlerin sonucunda ortaya çıkan yenilikçi ürün, çözüm ve hizmetler kurumların sadece yerel değil, uluslararası yüksek rekabet gücü gerektiren pazarlarda da güçlü varlığını pekiştirir.
Avrupa Komisyonu rekabet gücünü artırmak ve global sorunlara yenilikçi çözümlerin geliştirilmesini desteklemek amacı ile 1984 yılında ilk Çerçeve Programı’nı hayata geçirmiştir. Çerçeve Programları’nın amacı, sağlanan Ar-Ge ve İnovasyon fon destekleri ile Avrupa sathında Ar-Ge ve İnovasyon ekosistemini destekleyerek hem değişik ülkelerden gelen çeşitli organizasyonlar arasında sinerji yaratmak, hem de Avrupa’nın teknolojik ve İnovasyon gelişimini hızlandırarak Global pazarda güçlü konumda olmaktır. Ülkemizden organizasyonlar Avrupa Komisyonu tarafından yayınlanan bu programlara katılım sağlayarak Global Ar-Ge faaliyetlerinde yer almakta, kurumsal kültürlerine uluslararası çalışmayı etkin bir şekilde yerleştirirken yerel ve Global pazarlarda da gerek geliştirmiş oldukları yeni ve inovatif teknolojik ürünler gerekse dahil oldukları elit uluslararası networkler içerisinde kurmuş oldukları stratejik ve ticari iş birlikleri sayesinde pek çok başarı hikayesine imza atmaktadırlar.
Ülkemiz 2003 yılından beri Avrupa Komisyonu tarafından yönetilen Çerçeve Programları’na asosiye ülke olarak katılım sağlamaktadır. 2014 yılından itibaren ise programların adı Ufuk (Horizon) olarak değiştirilmiştir. 2014 yılında yayınlanmış olan Horizon 2020 / Ufuk 2020 programına ülkemizden toplam 1189 organizasyon (KOBİ, Büyük Ölçekli Sanayi Kuruluşu, Üniversite, STK, Araştırma Merkezi, Kamu Kurumu, v.b.) katılım göstermiş ve toplam 287,062,524 € AB fon desteği almaya hak kazanmıştır.
Avrupa Birliği Projeleri 2020 karnemiz, ülke olarak gelişmekte olan İnovasyon ekosistemimizde hızlı bir iyileşme olduğunu ortaya koymakta, özellikle özel işletmeler ve üniversitelerin AB Horizon 2020 programına katılımda başı çektiğini göstermektedir. Gene Türkiye Avrupa Birliği Projeleri 2020 performansımıza göre Avrupa İnovasyon Skorlaması 2019 verilerine göre Ortalama İnovatör seviyesinde olduğumuzu fakat İnovasyon seviye ve potansiyelimizi her geçen sene artırdığımız gözlemlenmektedir.
AB Horizon 2020 programının sona ermesinden sonra 2021 yılı Haziran ayı içerisinde açıklanan ve 2021 – 2027 yılları arasında Avrupa Komisyonu’nun Avrupa sathında rekabet edebilirliği ve İnovasyon kapasitesini kuvvetlendirirken global sorunlara da Ar-Ge ve İnovasyon faaliyetlerini destekleyerek çözüm bulmayı hedefleyen, 95,5 Milyon Avro bütçeye sahip olan, Horizon Europe / Ufuk Avrupa programı, Türkiye olarak potansiyelimizi daha da yükselterek değerlendirebileceğimiz konulara odaklanmaktadır. Avrupa Komisyonu tarafından sağlanan bu Ar-Ge teşviklerinden faydalanmak hem kurumların hem de ülkemizin gelişiminde ve geleceğe hazırlıklı olmasında büyük fayda sağlayacaktır.